Ne yurdum, ne yuvam, ne ocağım var, Bayramdan bana ne; elden bana ne. Ne köyüm, kasabam, ne bucağım var, Gurbetten bana ne; yoldan bana ne. Eşi dostu olan bayram yaşıyor, Okumaya Devam Et
Otur! Derdim anlatayım arkadaş, Yine belasını bulmuş bu gönül. Her gün içerime akar kanlı yaş, Hicran kapısını çalmış bu gönül. Derman kılanım yok feryadım duyup, Ömür ziyan olmuş yıllarım kayıp, Okumaya Devam Et
İncecikten bir kar yağar Tozar Elif Elif diye Deli gönül abdal olmuş Gezer Elif Elif diye Elif’in uğru nakışlı Yavru balaban bakışlı Yayla çiçeği kokuşlu Kokar Elif Elif diye Elif Okumaya Devam Et
Ey sevgili! Sen bülbül kafesindesin; Ben sonu gelmez; uçsuz bir yalnızlığın hücresindeyim. Senin aşkına pervane güllerin, Benim acıya, gözyaşına şerbetli yüreğim var. Senin güldüğünde yanaklarını dolduran; Baktığında aşıkları mestane eden Okumaya Devam Et
Ne yarenim kaldı; ne de sırdaşım, Ben kendi kendime yaşarım anne. Dertten kurtulmuyor biçare başım, Her türlü çileyi taşırım anne. Bir türlü bitmiyor derde merağım, Yada yakın iken dosttan ırağım, Okumaya Devam Et