Murat ÇOBANOĞLU’na Mektup

Sen de parelendin aşkın elinden, Sevda ne belâymış. Oy Çobanoğlu! Çok çektin mi nadanların dilinden? Yaşamak çileymiş. Vay çobanoğlu! Kapıldım giderim aşkın nuruna, Ben de yandım; o Kerem’in nârına, Canın alsa bile nazlı yârine, Âşıklar köleymiş. Hey Çobanoğlu! Almadım dünyadan tek muradımı, Hoyrat eller alevledi odumu, Ozanların meclisinde adımı, Yazıp bir kenara; koy Çobanoğlu. Sümmani, … Devamını oku

Perişandır

âşıklar derdini kime söylesin? Ağzının içinde dil perişandır. İnsanoğlu kaderine mahkumdur, Feleğin elinde kul perişandır. Gözüm yok dünyalık bir tek heveste, Yusuf gibi kaldım altın kafeste, Kulağım o yâri duyar her seste, Yöre biçaredir; el perişandır. Garipoğlu’m bülbül olsa ötemez, Çaba ile menziline yetemez, Gündüz uyuyamaz; gece yatamaz, Yâr için düştüğü hal perişandır.