Kapat
Menü

Dinle, sözüm sana; ey nazlı dilber! Sen de eller gibi vefasız olma. Arada bir gönder; kendinden haber, Susuz çöller gibi vefasız olma. Dile döktüm yüreğimin yasını, Gel koparma; bu sevdanın Okumaya Devam Et

Ey vefasız! Sür bu zalim devranı, Kader senden yana; kul senden yana. Bana arattırdın yezit mervanı, Zulüm senden yana; el senden yana. Karaladın yirmi üçün yılını, Hançer ettin bir soysuzun Okumaya Devam Et

Ey vefasız! Senin haram gülünden, Bir çift gonca derdiğime pişmanım. Yıllar var ki neler çektim elinden, Sana meyil verdiğime pişmanım. Sen getirdin saçlarıma talanı, Saldın içerime derd-ü belanı, Senin gibi Okumaya Devam Et

Vefasız yar bana intizar etmiş, Konuşur dilleri lal olsun demiş. Bilmem ki kimleri bahtiyar etmiş, O da mutluluğa el olsun demiş. Çile olsun yaşamının yasası, İçki şişesiyle dolsun masası, Bağırsın Okumaya Devam Et

Zalimler kudurdu; vermiyor aman, Neredesin; nerde kaldın zülfikar? Devran yüz çevirdi; değişti zaman, Neredesin; nerde kaldın zülfikar? Bağdat’da mı, Gazze’de mi; adresin? Yemen’den, Bosna’dan gelmiyor sesin, Gör ki özlemi var; Okumaya Devam Et

Otur! Derdim anlatayım arkadaş, Yine belasını bulmuş bu gönül. Her gün içerime akar kanlı yaş, Hicran kapısını çalmış bu gönül. Derman kılanım yok feryadım duyup, Ömür ziyan olmuş yıllarım kayıp, Okumaya Devam Et

Ne yarenim kaldı; ne de sırdaşım, Ben kendi kendime yaşarım anne. Dertten kurtulmuyor biçare başım, Her türlü çileyi taşırım anne. Bir türlü bitmiyor derde merağım, Yada yakın iken dosttan ırağım, Okumaya Devam Et